İnsan küçülmüş Âlem, Âlem açılmış insan.
Siyaset ben, tarikat hiç makamı. Siyaset insanları sevk ve idare etme sanatı, tarikat nefsi idare etme yolu, tarik yol demek.
insanın yaratılış gerçeğine ulaşmak için gitmek zorunda olduğu yollar bütünü. Her ikisi de birbirinin 
zıttı. Fakat insan hayatının da bir gerçeği. Doğduktan sonra ölüme olan yolculuğu başlayan insan, 
topluluğun yönlendirmelerine maruz kalırken bu yönelişlerle hem inancını hem de siyasetini 
belirliyor. Önceleri anne ve babasının etkisi altında kalıyor ergenliğe ulaşınca kendi kişiliklerinin ve 
arayışlarının neticesi başka düşüncelere ve siyasi akımlara kapılarak oluşumlarını tamamlama yolunda 
adımlar atıyor.
İnsan, doğum ve ölüm arasında sıkışmış ceset ve ruh. Cesetin insani ihtiyaçları, ruhun Rabbani
ihtiyaçları karşılanmak zorunda. Tek taraflı beslenmek tek kanadı olmayan bir uçak gibi yerde kalacak 
uçamayacak, yaratılış gerçeğine ulaşamayacaktır. Bu yolculukta yaşadığı olaylar ve kendi iradesi ile 
yaptığı işler insanın ruhu ile bağlantılı kalacak ve gelişiminde etkili rol alacaktır. Yine bu yolda Rabbani 
dokunuşlar ve uyarışlar onun kaderini belirlemede büyük etki hatta yolunu beliremede büyük pay 
sahibi olacaktır.
İnsan küçülmüş Âlem, Âlem açılmış insan. Yani insan için yaratılan bu dünya yaprak yaprak okunsa 
insanı, insan zerre zerre okunsa dünyayı anlatır. Her ikisi de birbirinin zıttı fakat birbirine muhtaç. 
İnsan sonsuz yolculuğunda bir durak olan dünyadan geçerken iz bırakan ya da bırakmayan olarak 
gidecek ve bir müddet daha anılacak sonra ismi bile unutulacak hatırlanmayacak, öldükten sonra 
ardında bırakacağı güzel eserler, yetiştirdiği güzel insanlar onu bir müddet daha anacak, hayırla yad 
edecek belki bir müddet.
İşte bu dünyadan geçerken hoş bir seda bırakmalı insan. Kavgası hep insanlığın yararına olmalı.
İnsan her yerde insan, duyguları, yaşadıkları, ihtiyaçları var. Bize düşen insana dair, insani şeyler 
yapabilmektir. “Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın” ilahi uyarısı ile 
yazımızı bereketlendirelim.
Abdullah TURHAN