TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu üyeleri Eskişehir Tepebaşı İlçesi’nde yapılacak olan kömürlü termik santral ile ilgili basın açıklaması yaparak Türkiye’nin ne bugün ne  de yakın gelecekte Alpu’da yeni bir santral kurulmasına ihtiyacı olmadığını dile getirdi.

TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu sekreteri Neşet Aykanat, elektriğin depolanmasının henüz teknik olarak mümkün olmadığını ve elektriğin üretildiği anda tüketilmesi gerektiğini ifade ederek, “Eskişehir’in verimli topraklarının ve lüle taşı yataklarının yer aldığı Alpu Ovası’na kurulması planlanan termik santral, Türkiye’deki mevcut santralların yüzde 40 kapasite ile çalışarak tüketimi karşıladığı, elektrikte arz fazlası sorunun oluştuğu bir dönemde; hem gereksiz, hem pahalı, hem de çevreyi kirletecek yanlış yatırım kararlarından biridir” dedi.

Bu yatırımın, Eskişehir Alpu-Tepebaşı ilçeleri sınırları içerisinde bulunan kömür rezerv alanı ve enerji üretim alanı işletme hakkının, değer tespiti bile yapılmaksızın devredilmesine dayandığını belirten Neşet Aykanat şunları söyledi:

“ Özelleştirme İdaresi’nin ilanına 26 Ocak 2018’de toplanacak tekliflerin ardından elektrik satış fiyatı üzerinden ihale yapılacaktır. Buraya kurulacak kömür santralına ihalede belirlenecek fiyat üzerinden EÜAŞ tarafından alım garantisi verilecek olması Türkiye’nin üretilmeyen ç ekilmesi anlamına gelmektedir.  Elektrik ihtiyacı yalnızca üretim kapasitesi ile değil aynı zamanda tüketim ihtiyacının karşılanması ile de tarif edilmektedir.

Türkiye’deki  mevcut kurulu santraların yüzde 40 kapasite ile çalıştırıldığını göstermektedir. Üstelik EPDK’dan lisans almış ve şu anda inşaatı süren toplam 26 bin 500 MW’lık güce sahip santralar bu kapasiteye dahil edilmemiştir. Görüldüğü üzere Türkiye’nin ne bugün, ne de yakın gelecekte Alpu’da yeni bir santral kurulmasına ihtiyacı yoktur.

Elektrik üretimi için ihtiyaç olmayan bir tesisin ‘elektriğin yerlileştirilmesi’ gerekçesi ile yapılmak istenmesi ise mümkün değildir. Çünkü çok genç olan mevcut tesislerin kapatılması hem israf getirecek, hem de ödenecek tazminatlar açısından büyük mali yükler oluşacaktır.

Dünyada son yıllarda özellikle çevre ve insana yönelik zararları nedeniyle enerji gücünde 3 üniteden oluşacağı ve toplam gücünün 1080 MW olacağı hesaplanmaktadır. Sonuçta 1.6 milyon ton taban ve uçucu kül olmak üzere yılda toplam 1 milyon 950 bin ton atık oluşacaktır.  Bu atığın olumsuz etkileri yalnızca termik santralın yakın çevresinde değil, rüzgar  ve topografyanın özelliklerine bağlı olarak uzak mesafelerde de görülebilecek, hatta kükürt ve azot oksitler rüzgarla birlikte atmosfere ulaştıklarında, su partikülleri ve diğer bileşenlerle tepkimeye girerek asit yağmurlarına neden olabilecektir. Avrupa Çevre Ajansı’nın Avrupa’da Hava Kalitesi-2013 Raporu’na göre hava kirliliğindeki etken maddeler, kalp ve damak hastalıkları; akciğer ve karaciğer hastalıkları; merkezi sinir sistemi, üreme ve sistemi hastalıkları; solonum yolu iltihapları, astım hatta kanser gibi birçok hastalığa ve erken yol açmaktadır.

Sıcaklık artışının en önemli nedeni olan karbondioksit salımının Avrupa’da azalmaya başladığını ancak Türkiye’de hızla arttığını göstermektedir. Bunun en önemli nedeni termik santralardır.

Tüm bu olumsuz faktörlerin yanında kömür yakın termik santralarda üretilen elektirik enerjisi pahalıya mal olmaktadır.

TMMOB, enerji kullanımını bir insan hakkı olarak kabul etmekte ve enerjinin insanlarının çağdaş bir yaşam sürdürülmesi için vazgeçilmesi bir etken olduğuna inanmaktadır. Bununla birlikte enerjinin üretilirken ve kullanırken çevreye vereceği zararında en alt seviyede tutulması gerektiğine inanır. Her projede mutlaka toplam fayda analizinin yapılması, sonuna göre karar verilmesi gerektiğini ve enerji projelerinde son karar vericinin enerji tesisinin yapılması düşünülen yerde yaşayanlar olması gerektiğini savunur.

Bu ilkelerden hareketle elektrik enerjisi ihtiyacı açısından gerekli olmayan, olası tüm önlemler alınsa bile çevreye geri dönülmez zarar verecek ve pahalı elektrik üretecek olan Alpu Termik Santralı’nın yapılmasında hiçbir kamu yararı bulunmadığı ortadadır. TMMOB olarak karar vericileri, kamu kaynaklarının boşa harcanmasına neden olacak bu santral yapımından ve kamu kaynaklarının haksız kullanımına yol açacak alım garantili işletme hakkı devri modeliyle yapılacak özelleştirmeden acil olarak vazgeçmeye çağırıyoruz.”