Katıldığı dünya çapındaki yarışmalarda önceki senelerde 1’inci ve 3’üncü olan İnsansız Hava Aracı tasarım ekibi Anatolia Aero Design, şimdi de TÜBİTAK’ın yarışmasına hazırlanıyor. 
Aldığı ödüllerle ve özgün tasarımlarıyla adından söz ettiren Anatolia Aero Design ekibi TÜBİTAK’ın düzenleyeceği yarışma için de oldukça iddialı. Yarışma için çalışmalar hızla sürerken Anatolia Aero Design Sosyal Medya ekibi kaptanı Büşra Boğa ekip hakkında açıklamalarda bulundu. Ekibin çalışmalarından bahseden Boğa, “Anatolia Aero Design zaten Anadolu Üniversitesi bünyesinde bulunan bir “İHA” tasarım ekibi. Bu demek oluyor ki biz ‘insansız hava aracı’ tasarlıyoruz ve buna dayanan yarışmalara katılıyoruz. Katıldığımız yarışmalarda da zaten belki duymuşsunuzdur, geçtiğimiz sene dünya birincisi ondan önceki sene de dünya üçüncüsü olduk. Doğal olarak iddiamız büyük. Bu ekip bünyesinde bulunan arkadaşlarımızı güzel yerlere getirmek en büyük hedeflerimizden biri. İkinci hedifimiz ise, dünya çapında kesinlikle özgün tasarımlar yaratarak farkımızı ortaya koymak bu da zaten aynı zamanda misyonumuz oluyor çünkü; yaptık bunu, dünya birincisi olduk ve bir marka olduğumuza inanıyorum ben” şeklinde konuştu. 
“Atölyemizde üretime başlamış bulunmaktayız“ 
TÜBİTAK’ın düzenleyeceği ‘İHA’ tasarım yarışmasından ve Anatolia Aero Design takımının hedeflerinden bahseden Boğa, “Özellikle TÜBİTAK’ın yarışmasından bahsediyorum, 3 ana görevden oluşuyor ve tabi ki burada şans faktörü de devreye giriyor. O günkü hava durumu gibi başka şans faktörleri girdiği için özellikle birinci olacağız gibi çok büyük dereceler bekliyoruz elbette ki güzel şeyler yapacağız ama böyle bir iddiamız şu an için yok. Bununla ilgili çalışmalarımız tasarım süreci, raporlama ve üretim olarak ilerliyor. Şu anda tasarım sürecini atlattık, geliştirme yönünde ilerliyoruz ve atölyemizde üretime başlamış bulunmaktayız. Bu şekilde branş branş çalışınca daha iyi ilerliyor işler, gerçekten daha verimli geçiyor. Çünkü herkesin yapacağı iş belli oluyor” ifadelerini kullandı. 
Ayrıca ekip üyelerinin gelecekteki çalışma hayatlarına katkı sağlamanın da kendileri için çok önemli olduğunu belirten Büşra Boğa, “Burada 25 kişiyi bir arada tutarak 6 farklı ekip bir işe odaklanmak çok zor takdir edersiniz ki ama bunları öğreniyoruz zamanla ve bu çok büyük bir şey, ileriki iş hayatımız için de çok önemli sektöre girdiğimiz zaman özellikle. Anatolia Aero Design sadece bir insansız hava aracı tasarım ekibi değil aynı zamanda burada çeşitli CNC cihazları ondan sonra üretim teknikleri, kompozitte kendimizi geliştirmeye gayret ediyoruz. Birden fazla atölyemiz var ve bu alanda üniversitemizdeki öğrencilere de kapılarımız açık, onu belirtmek isterim öncelikle. Buraya gelen arkadaşlar bunun bilincinde olarak geliyorlar. Ayrıca burada öğrendiğimiz çok fazla şey var ve öğrendiklerimizi diğer arkadaşlarla paylaşmak amacıyla da çok fazla konferans düzenlemeye gayret edeceğiz bu sene. Zaten ilk adımları attık, bir konferans düzenledik. İlerisi için böyle planlarımız var. Anatolia Aero Design artık bir İHA tasarım ekibinden ziyade marka olarak yaşamak istiyoruz her birimiz” dedi. 
“Günümüzdeki insansız hava araçlarında artık pilot kontrolü daha minimuma iniyor” 
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Havacılık Elektrik Elektroniği bölümü öğrencisi Burak Tarhan, insansız hava araçlarının çalışma prensipleri ve programlama aşamalarından bahsetti. Açıklama yapan Tarhan, “Günümüzdeki insansız hava araçlarında artık pilot kontrolü daha minimuma iniyor. Artık makina haberleşmesi başlıyor günümüzde. Bunun için biz de İHA’larımıza bunu entegre etmeye başladık. Bizim kullandığımız kart ve bir yer istasyonunda kullandığımız arayüz var. Bu ikisini birbiriyle bağdaştırıp uçağın karakteristiğine uygun olarak bir ara yazılım oluşturuyoruz. Buna bağlı olarak da farklı uçaklar için farklı yazılımlar geliştirerek en uygun uçak potansiyelini elde çalışıyoruz, en verimli İHA’yı elde etmeye çalışıyoruz. Temel prensibi bunun üstüne çalışıyor. 
Bizim kartımız ile yer istasyonları arasında bulunan parametreler var. Öncelikle pilotumuzla birikte bir manuel uçuş yaparak uçağın karakteristiğini öğreniyoruz. Bunda temel prensip hava hızını, uçağın maksimum hızını daha sonra uçağımızda bulunan koridor yüzeyler var bunların açılarını; ne kadar yatabileceğini maksimum açılarını elde ederek bu arayüzdeki bilgileri elde ediyoruz. Uçağımız yere indikten sonra bu bilgileri telemetre vasıtasıyla biz genelde arkadaşlarımızla birlikte toplanarak en uygun değerleri elde edip daha sonra bunu tekrardan arayüzümüzde parametre ve yazılım olarak yükleyerek tamamen uçağı otonom hale getiriyoruz” diye konuştu.