1 Mayıs’ın dünyanın her yerinde emeği ile geçinenlerin her türlü sömürüye, bütün çarpık sistemlere karşı birlik, mücadele ve dayanışma günü olduğunu belirten Ger, şöyle konuştu: . “Bugünkü sistemler, emekçileri sürekli sömürmek için eğitim çalışanlarının dayanışmasını engellemek istemektedir.  Çalışanların yüz yıllarca süren, büyük bedeller ödenen mücadelesi ile elde edilen ekonomik ve demokratik kazanımlarının korunması bu günlerde daha da önem kazanmıştır. Çünkü çalışma hayatına ilişkin gündemdeki tasarılar var olan kazanımları da yok etmeye yöneliktir.”

Sendikal mevzuata ve çalışma yaşamına ilişkin olarak gündeme getirilmek istenen düzenlemelerle emeğin ekonomik ve demokratik mücadelesinin engellenmek istendiğini ifade eden Erol Ger, şunları söyledi: “Kamu emekçilerinin ise 4688 Sayılı sendika yasasıyla ne kazandığı belirsizdir… Ne yazık ki kamu emekçilerinin sendikaları, hiçbir söz ve karar sahibi olmadıkları bu yasaya karşı da birlik ve beraberliklerini sağlayamamışlardır. Bazı sendikalar siyasi iktidardan haklarını aramak yerine kendi çıkarları söz konusu olduğunda çok ciddiye almadıklarını söyleseler de önce yüzde 1 sonra yüzde 2 baraj engelini çıkarmışlardır. Biz hürriyet sevdalıları engelli koşucular gibi her türlü atılan çamurlardan yara almadan menzile varmanın, eğitim çalışanlarının emeklerinin karşılığını kazanmanın yollarını arıyoruz. Tüm eğitim çalışanlarının sesi olacağız. Yutkunanlardan değil haykıranlardan olacağız.”

 1 Mayıs’ta eğitim çalışanlarının hakları için alanlarda olacaklarını söyleyen Ger, siyasi iktidara şöyle seslendi: “Sözleşmeli öğretmenler yerine acilen kadrolu öğretmen atanmasını istiyoruz. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun paydaşlarıyla uzlaşıyla çıkmasını istiyoruz. Okullarda şiddetin önlenmesini acilen yasalaşmasını bekliyoruz. Hürriyetçi Eğitimsen Eskişehir Şubesi olarak eğitim çalışanlarının birlik, mücadele ve dayanışma gününü kutlarken, her zaman emekçilerin yanında olduğumuzu saygı ile duyuruyoruz.”