Eskişehir Su Sporları Kulübü’nün tecrübeli kadın sporcuları Tüzün Atak ve Tülay Osmanoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Kadın olarak erkeklerle aynı yarışlarda kilometrelerce kulaç atıp mücadele vermekten dolayı kendileriyle gurur duyduklarını söyleyen Atak ile Osmanoğlu, ilaveten müsabakaların sonunda erkek rakipleriyle beraber kürsüye çıkmaktan duyduklarını da dile getirdiler. Kendilerinden sonra gelecek olan genç kadın yüzücülere de çeşitli tavsiyelerde bulunan veteran sporcular, yüzmenin kadın hastalıklarına çok iyi geldiğinin altını çizdiler. Takım olarak antrenörleri Songül Küçüktaş ile olan hedeflerine de değinen Atak ve Osmanoğlu, 20 Ağustos tarihinde 6 buçuk kilometrelik bir mesafede İstanbul Boğazı’nda yüzeceklerine dikkat çektiler.

Tüzün Atak: “Erkekleri geçmekten keyif alıyoruz”
Diş Hekimi Tüzün Atak, 16 yıldır havuz ve açık su yarışmalarına katıldığını dile getirerek, şunları dile getirdi:
“Tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Öncelikle kadın olup yüzücü olduğum için çok mutluyum. Bu durum çok keyifli. Erkek arkadaşlarımız ne kadar alınsalar da biz onlarla rakip olmaktan ve onları geçebilmekten inanılmaz bir keyif alıyoruz. Bizden sonra gelecek olan genç kadın yüzücülere tavsiyem ise disiplinli çalışmalarıdır. Her ne kadar biz kırkımızdan sonra başlasak da bu işe, çocuk yaşlardan başlamak daha uygun olacaktır. Yüzme sporunun özellikle sağlığımız açısından çok fazla avantajı var. İskelet sistemimiz başta olmak üzere bel ve boyun sağlığı açısından inanılmaz etkili oluyor. Hedefimizde ilk olarak 20 Ağustos’ta İstanbul Boğazı var. 6 buçuk kilometre boyunca yüzüp Asya ile Avrupa’yı birleştireceğiz. 30 Ağustos’ta da inşallah Çanakkale Boğazı’nda yarışacağız.”

Tülay Osmanoğlu: “Bazı zamanlar erkeklerden daha iyi dereceler elde ediyoruz”
“Kadınlar Günü’nde tüm kadınların sporla kalmasını ve özellikle yüzme sporunda mücadele etmesini tavsiye ediyorum” diyen Emekli sigortacı Tülay Osmanoğlu da, “Takımımızda 10-11 kadın olarak yüzüyoruz. Hepimiz yarışmalara katılıyoruz. Şu anki ilk hedefimiz İstanbul Boğazı’nı geçmek. Ben de bu yıl 7. kez boğazı geçeceğim. Daha sonrasında da Çanakkale Boğazı var. Duruma bağlı olarak orada da tam kadro olarak gitmeyi planlıyoruz. Bazı zamanlar erkek arkadaşlarımızdan çok daha iyi dereceler çıkartıyoruz. Bu da bizi fazlasıyla motive ediyor. Kendi açımdan, daha iyi yüzmemizi sağlıyor. Bu spor hem kadınlar için hem de erkekler için çok ideal ama ben kadınlar için daha da ideal olduğunu düşünüyorum Çünkü kadınların belli bir yaştan sonra menopozları ve kemik erimeleri gibi durumları söz konusu olabiliyor. O yüzden bu sporu sağlıklı buluyorum. Ben kendi adıma, sürekli yüzmeye devam etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Songül Küçüktaş: “Kadınlarımız ve kızlarımız küçük yaşlarından itibaren sporla kalsınlar”
Antrenör Songül Küçüktaş da şu cümlelere yer verdi:
“Kendine değer veren, kendi ayaklarının üzerinde duran, kendi kendine yetebilen, istediklerini söke söke alacak kadar kararlı, büyük hayallerinin peşinden koçak kadar cesur, kimsenin yargılarını önemsemeyecek kadar kendini seven tüm güçlü kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Kadınlarımızın ve kızlarımızın küçük yaşlardan itibaren spor camiasında bulunmalarını tavsiye ediyorum.”