Saadet Partisi il Başkanlığı, 1 Haziran 2025 tarihli haftalık basın açıklamasında ülke gündemine ve Filistin meselesine dair sert eleştirilerde bulundu. Saadet Partisi İl Yönetim Kurulu Üyesi Hilmi Aydoğdu tarafından okunan metinde, ekonomi ve adalette yaşanan sorunlar "tsunami" ve "kasırga" benzetmeleriyle dile getirilirken, iktidarın bu sorunlar yerine "dalgalarla gündemi meşgul ettiği" iddia edildi.
Açıklamada, İstanbul'daki deprem tartışmalarına atıfta bulunularak, "1. Dalga, 2. Dalga, derken 4. Dalga'ya kadar geldik. Ya insan sormadan edemiyor: Niye bu dalgalar hep karşı sahilleri vuruyor? Niçin sizin yalılarınızın, villalarınızın, otellerinizin sahillerine uğramıyor? Ya niçin bu kasırgalar sizin gemilerinize, gemiciliklerinize dokunmuyor?" ifadeleriyle iktidara yakın çevrelerin etkilenmediği ima edildi.
Saadet Partisi'nin "yolsuzluğa, hukuksuzluğa ve haksızlığa karşı olduğu" vurgulanan açıklamada, "Her koşulda ve herkes için adalet istiyoruz!" denildi.
Kayyum Atamaları ve Tutuklu Gazeteciler Gündemde
Türkiye'deki 24 belediyeye kayyum atanmasına ve çok sayıda gazeteci ile akademisyenin cezaevinde olmasına dikkat çekilen açıklamada, "İçlerinde bir tane iktidar belediyesi yok. Sayısını bilmediğimiz gazeteci ve akademisyen cezaevinde, içlerinde bir tane iktidar yanlısı yok" denilerek bu durumun "hukuksuzluk" olduğu belirtildi ve kamu vicdanının rahatlatılması veya bu yoldan vazgeçilmesi çağrısı yapıldı.
İsrail'in Soykırımına ve Hükümetin Tutumuna Tepki
Filistin meselesine geniş yer verilen açıklamada, İsrail "hukuk tanımayan, insanlıktan nasibini almamış azgın terörist" olarak nitelendirilirken, soykırımın devam ettiği vurgulandı. "Kahrolsun İsrail ve dostları. Kahrolsun işbirlikçiler" ifadeleriyle İsrail ve işbirlikçileri lanetlendi.
Açıklamada, iktidara yönelik "Vanaları kapatmak için daha kaç vahşete tanıklık etmeniz gerekiyor? Limanlarımıza İsrail'e giden gemilere kapatmak için kaç masumun yanması gerekiyor? İsrail ile gerçek anlamda ticari ve diplomatik ilişkilerin kesilmesi için kaç tane yardım gönüllüsü vatandaşımızın katledilmesi gerekiyor? Soruyoruz. Sormaya devam edeceğiz" sorularıyla hükümetin İsrail politikası sert bir şekilde eleştirildi.
