Yandım, kül oldum savruldum rüzgârda; uçtum denizlere. Orada bekliyordu geçmişim. Denizlerden gelenim, savaşlarla gidenim. Küllerim savruldu dağıldı dünyaya. Özgürlük ölümle geldi. Bedenim gitti, sonsuzluk huzur getirdi. Sense bıraktığım yerde bıraktığım gibi bekliyorsun beni. Yüzyıllık aşkım sonsuz sevdam. Kalbimdeki huzur, yüzümdeki saklı gülümseme. Lal rengi aşkın sahibi. Ben uçarken rüzgârlarla, poyrazlarla toz duman yana yana izimi sürenim. Sonsuzluklar paylaşanım. Gözlerinde eridiğim sevdam. Gözyaşım akmayacak, dudaklarımdan adın çıkmayacak. İki kalp bilecek gerçeği, iki kalp çarpacak sadece. Tüm evren kâinat susacak, iki kalp bulacak yeniden birbirini. Gözlerin gözlerimde… Yüzüm, ellerim değişse de sen göreceksin gözlerimdeki hüznü. Kimse bilmese de sen bileceksin aşkın ne olduğunu.

 

Zaman nedir ki kavuşma adına. Herkese uzun gelen kısalacak kalp atışlarımızla. Ölüm getirecek seni bana, ölüm getirecek beni sana. Sonsuzluk kapımızda tüm çektiklerimiz geride. Gelmiş, geçmiş tüm insanlar içinde gözlerimiz kilitlenecek. Ve gülümseme ve huzur ve sevda… İşte o beklenen beklediğine değen sonsuz aşk.

 

Sen inanmasan da, birazda unutmuş olsan da ben biliyorum. Unutmayacağım beklediğimi, kimin olduğumu unutmayacağım. Sende hatırlayacaksın. Milyonlarca insan içinde gözlerimde kaybolacaksın. Sen sevdiğim, beklediğim, sonunda hep bulduğum; İkinci yarım, kalp atışım sevdam.

 

Hayat bir yakınlaşıp bir uzaklaşsa da, bedenlerimiz hiç huzur bulmasa da, ruhlarımız biliyor. Yana yana sevdiğim. Uğrun da hayatlar tükettiğim. Her kaybolduğum da beni bulanım. Tüm kâinatta izimi sürenim sevdam. Sevdiğim.

 

Gene gidiyorum. Gene yanıyorum. Küllerim savrulacak az sonra, poyrazlar, fırtınalar atlatacağım toz duman. Denizlerde kaybolacağım, savaşlarda öleceğim. Gene bul beni sür izimi bucak bucak. Kaybetme kokumu… Gözlerin gözlerimi arasın gene. Bir hayat; bir hayat nedir ki? Sen bul beni başka dünyalarda, başka yaşamlarda…

 

Erken gel kaybetme, gideceğim yerde bekle. Rüzgâra, denize ateşe söyle adımı. Poyrazlar, fırtınalar uçursun beni sana. Olduğun yere savrulsun bedenim, vücudum seni söylesin, gözlerim seni, ruhum seni. Bu kez unutma, geç kalma tam zamanında gel kâinatın sonsuzluğuna.

 

Gözlerin gözlerimde sonsuzu paylaş ve HİÇ GİTME.

 

 

                                                                  NURAY HAROZ BOLAK