Eskişehirspor, tüm takımların averaj sağladığı ve benimde farklı alacağımızı düşündüğüm Trabzon'a mağlup oldu.

Aslında şimşekler kendini çarptı bir nevi harakiri de denebilir...

Yenilginin sorumluluğu elbette ki öncelikle Yanal'ın, adına artık ne derseniz deyin ortada bir başı bozukluk var...

"Yıldırım" çarpmalarına alışık olan Es-Es "Şimşek" çarpmasını bakalım nasıl atlatacak...

BEHÇET'E SELAM OLSUN...

İstikbal Gazetesinde muhabirlik ve yazarlık yapan Behçet kardeşime selam olsun...

Dün yazdığı köşesinde Eskişehirspor'un durumunu öyle bir anlatmış ki hayranlıkla okudum.

Yazdığı yazı Eskişehirspor'un bu durumlara nasıl geldiğini kısa ama acı gerçeklerle anlatıyor.

Tavsiye ediyorum okuyun...

ESKİYE RAĞBET...

"Eskiye rağbet olsaydı bayat pazarına nur yağardı" bu benim sözüm değil atasözü...

Aydın Begiter Eskişehirspor'a hizmetler yapmış değerli bir insan O'nun yeri her zaman ayrı kalacaktır...

Fakat hala ondan medet ummak nasıl bir düşünce anlam veremiyorum.

Eski kurtlara tabii danışılsın amma kurumsallaşma yeni ve genç beyinlerle daha iyi sonuçlar getirecektir...

Kurumsallık adına atılan adımlar alkışlanmalı fakat bu adım beni bir hayli düşündürdü...

YUMRUK YERİNE "GÜL" ATALIM...

İki maçtır tribünlerde yumrukların atıldığı ve Hoşcan'a yakınlığı ile bilinenlerin yumruklandığı haberleri çıkıyor.

Bu hiç hoş değil... Hem de "Kutlu Doğum" haftasında.

Yumruk yerine "Gül" atalım, ya da katlanalım birbirimize... Belden aşağı ya da yumruk vurarak hiç bir yere varılmaz. Varılsa varılsa Karakol ya da Mahkemeye varılır...

Sakarya Gazetesi yazarı Ali İhsan Reis'e sonuna kadar katılıyorum. Es-Es buralara kolay gelmedi. Biraz daha sağ duyu kimseye zarar getirmez özellikle de Es-Es'e zarar vermekten kaçınmalıyız...Vesselam...