2021 yılında  bu günlere yakın zamanlarda yaşadıklarımızı sizlere hatırlatmak istiyorum… Kapanma süreci ve uzaktan eğitimden dolayı üniversitelerimiz uzun bir sessizliğin ardından açılmış, uzaktan eğitim alan ve yeni kayıt dönemi öğrenim hakkı kazanan öğrencilerimiz büyük bir barınma sorunuyla karşı karşıya kalmışlardı hatırlarsanız.

Uzun süren bir belirsizlik yaşanması ve karmaşayla menfaatçi tayfanın katkılarıyla da mağduriyetler ile büyük bir keşmekeş yaşanmıştı.

Devletin hazineden finanse ettiği Kredi yurtlar kurumu da hazırlıksız ve öngörüsüz yakalandığı süreç sonunda yüksek öğretime adıma atan ve başka şehirlerde özellikle de büyük şehirler de eğitim görecek çocuklarımız çaresizliği, yalnızlığı derinden yaşamışlar ve konu uzun süre çözülememiş, sürünceme de kalıp ülke gündemini meşgul etmişti.

Geldiğimiz 2022 yılında gençlerimizi ve öğrencilerimizi bekleyen ve ayak sesleri şimdiden duyulmaya başlayan bir olumsuzluklar zincirine o günlerde yaşadığımız duyguların izleriyle buradan değinmek istiyorum.

Yaşadığımız ekonomik sıkıntılar malum.

Özellikle de büyük şehirlerde bu saatten sonra öğrenci olmak yada eğitim almak eğer sağlam aile ya da destek kaynağı olmayan çocuklarımız için hayal durumuna geldi diyebiliriz.

Nedenmi yada nereden çıktı derseniz.

Uzağa gitmeden etrafınıza bakın derim.

Eskişehirimizde bile dışarıdan gelen çocuklarımızın tercihi 1+1 dairelerin fiyatları 2000-3000 tl civarında, eşyalı olanlar 4000 tl kadar fiyat görmekte.

Bunun yanında elektrik, doğalgaz, su, ulaşım ve gıda harcamalarını ekleyin, öğrenim giderlerini ekleyin hesabı yapın.

Bunu birde metropol büyük şehirlere uyarlayın, rakamı siz ortaya çıkarın…

Haydi buyurun bir memur, bir asgari ücretli, bir emekli çocuğunu başka bir şehire yüksek öğretime göndersin.

Diyeceksiniz ki devlet desteği, yurt var.

Çıkacağının garantisi varmı ?

Kyk çıktı diyelim, yada yedek çıktı diyelim yerleşene kadar geçen süreçte ne olacak.

Gördüğüm kadarıyla Eskişehirimiz de henüz olumsuzluklar zincirinin başında olsa da büyük kentler gibi vehamet boyutuna varmadı.

Sebeple Eskişehir her zamandan daha bir tercih sebebi yüksek olacaktır.

Eskişehir üniversitelerinin kalitesi ve yaşamın kolaylığı ve öğrenciye bakış açısı bunu katlayarak sağlayacaktır.

Devamında bugüne kadar tercih görmede hep ikinci sırada düşünülen Anadolu şehirleri mesela Afyon, Kütahya, Bilecik ölçeğindeki şehir üniversitelerimizde en azından teveccühte olacaklardır.

Bunun gerekçesi tamamen ekonomik sebepler olacaktır.

Bu noktada zaman daralması ve geçmiş olumsuzlukların yarattığı travmalar düşünülerek.

Merkezi ve yerel yöneticilerin konuya süratle vakıf olmaları ve çocuklarımızı umutsuzluğa sevk etmeden, güven zedeletmeden, sahiplenme el uzatma sürecinin hızlı bir şekilde olması çocuklarımızı ne idüğü belirsiz yapılara mecbur etmeden, ellerine düşürülmeden gereğini yapmaları oldukça elzemdir.

Yine beraberinde imkan sahibi insanlarımızın gönül muhasebesi ve Yaradan katında muhakeme için çocuklarımıza sahip çıkma mecburiyeti mevcuttur.

Bu çeşitli yollardan olabilir, burs olabilir, yurt olabilir, her türlü durumda olabilir, bu bir vicdani zorunluluktur.

Görüyoruzki mensubiyetinin gururunda olduğumuz milletimizin mevcutiyetinde bizim bizden başka kimsemiz yok.

Zaman çocuklarımıza sahip çıkma ve bir olma zamanıdır.

Eskişehirden başlıyarak Büyük Türk Milletinin çocuklarına kucak açma, destek olma, el uzatma sürecinin hemen derhal başlamasını diliyor, bekliyorum.

Gelecek çocuklarımız, gelecek gençlerimizdir.

Saygıyla Eskişehirde Eskişehirli kalın ve duyarlı olun…