Türkiye olarak barış ve huzur için elimizden geleni yapıyoruz Türkiye olarak barış ve huzur için elimizden geleni yapıyoruz

Türkiye’nin kendi kendine yetebilen bir ülke konumundan uzaklaştığını belirten Kadın Kolları İl Başkanı Nesrin Kuz, “İvedilikle kapsamlı ve planlı bir sanayileşme hamlesi başlatarak milyonlarca işsizimize istihdam sağlarken üretime dayalı bir ekonomi inşa edilmelidir.” dedi.

“Tarım alanları geriledi, çiftçiler azaldı”

12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanan Yerli Malı Haftası’na yönelik konuşan Nesrin Kuz, “Yerli malı; ülkede yetiştirilen, üretilen her türlü mal anlamına gelmektedir ve yerli malı haftası ile de yerli üretim ve tüketim desteklenerek teşvik edilmektedir. Ancak günümüze geldiğimizde ülkemizdeki tarım alanları son 10 yılda yüzde 5, son 19 yılda ise yüzde 12 geriledi. Resmi verilere göre 2001 yılında kayıtlı tarım alanları 26 milyon 350 bin hektar iken 2010 yılında bu miktar 24 milyon 395 bin hektara, 2020 yılında ise Türkiye'de tarım alanı 23 milyon 136 bin hektara düştü. Çiftçi sayısı 2021 yılı sonu itibariyle 512 bine kadar geriledi, son 5 yılda yaklaşık yüzde 29, son 10 yılda ise yüzde 55 civarında azaldı Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırına Vakfı (TEPAV) verileri, çiftçi sayısının son yılların en düşük seviyesine gerileyerek 2022 Ocak ayı itibarıyla çiftçi sayısında yüzde 13,2 (75 bin) azalış görüldüğünü göstermektedir.” açıklamasında bulundu.

“Rusya ve Ukrayna’ya bağımlı olduk”

Türkiye’nin uzun yıllar tarımsal üretimde kendi kendine yetebilen bir ülke konumunda olduğunu belirten Kuz, “Türkiye, Örgütü (FAO) hazırladığı son raporda ülkelerin üretim ve ithalat rakamlarına göre Türkiye 2021-2022 sezonunda hem buğdayda hem de arpada dünyanın en çok ithalat yapan ilk 3 ülkesinden biri olarak lanse edilmiştir. Türkiye maalesef buğday tüketim ihtiyacında Ukrayna ve Rusya'ya bağımlı bir hale gelmiştir. Son dönemde yaşadığımız tecrübeler üretime dayanmayan bir ekonominin kırılgan olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur.” dedi. 

“Kendi tarlalarımızın mahsulünü kullanmak istiyoruz”

Saadet Partisi olarak üretim kapasitesini ve katma değeri artıracak yapısal reformların hız kazanması gerektiğini ifade eden Kuz, “Kalkınmanın hem hedefi hem de kaynağı insandır. Bu bakış açısıyla ülkemizin imkânlarını, reel sektöre, üretime dönük yatırımlara aktararak yeni bir kalkınma hamlesi başlamalıdır. Bizler ülkemizin kadınları olarak mutfağımızda kendi tarlalarımızın mahsulünü kullanmak istiyoruz. Çiftçimiz kazandıkça 85 milyon kazanır, tarım sektörü ayağa kalkınca Türkiye şaha kalkar. Bizler, yerli üretim, yerli tüketim ve milli kalkınmanın hayat bulması için çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.

Editör: Mustafa YILDIRIM