Bir Anadolu köyünde…

Dünyaya geldiğim anda, yürüdüm aynı zemanda…

Yedili yaşlarımda…

“Çiçeğe yatmadan evvel, anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyip, beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım.

Çiçeğe yakalanmıştım…

Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan.”

İki gapılı bir handa, gediyorum gündüz gece…

***

Değerli Okurlarım; üzerinde yaşadığımız kadim topraklar, pek çok değerli şahsiyeti barındırmıştır. Bunlardan biri de Âşık Veysel Şatıroğlu.

UNESCO(Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü), Paris’te 41. Genel Konferans kararıyla 2023 yılının “Âşık Veysel Yılı” olmasına karar vermiştir.

UNESCO’nun kuruluş amacı; küresel barışın tesisi, fakirliğin ortadan kaldırılması, sürdürülebilir kalkınmaya ve paylaşılan ortak değerlere dayalı toplumlararası diyaloğa eğitim, bilim, kültür, iletişim ve enformasyon ana başlıkları altında destek vermektir.

E güzel de; gönül gözüyle insanlığa seslenen Veysel’in sözlerini, Türk milleti olarak ne kadar anlamlandırıyor ve yaşıyoruz?

Görüneni görememesine rağmen; bir meyve ağacı bile olmayan Sivrialan’da ilk meyve bahçesini yetiştirmiş yıllar öncesinde.

Çekemeyen, hor gören insanlar tarih boyunca olduğu gibi; köylüler arasında da varmış tabii ki!

“Atalarımız bunca yıl böyle bir iş yapmamışlar, şu kör adam onlardan iyi mi bilecek ki, böyle bir işe kalkıştı?” demişler. Birkaç yıl sonra ağaçlar büyüyüp, meyve vermeye başlayınca, utanmışlar ve “O kör değil, meğer kör olan bizmişiz” demişler.

 “Beni hor görme kardeşim, sen altınsın ben tunç muyum?

Aynı vardan var olmuşuz, sen gümüşsün ben sac mıyım?”

***

79 yıl süren hayatının;  çocukluk döneminden itibaren kararmasıyla, dile gelir acı dolu yaşadıkları, yaşayamadıkları kalem misali kullandığı sazının tellerinde…

“Anlatamam derdimi dertsiz insana, dert çekmeyen dert kıymetin bilemez…”

Hoş görü, sevgi, vatanseverlik, doğa, birlik ve berberlik konularını ilmek ilmek işleyen Âşık Veysel bir gün gelir:

“Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın” der.

2008 yılında dünyaca ünlü, Amerikalı elektrogitar virtüözü Joe Satriani, Veysel’in ezgilerinden etkilenir ve enstrümantal bir albüm çıkarır.

Adı “Âşık Veysel.”

***

Değerli Okurlarım;  sizi bilmem ama efsane ozanımızın en sevdiğim şiirlerinden biri var ki, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir şubesi olarak, Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ile her 15 günde bir Perşembe günleri 14.00-15.00 arasında Taşbaşı Kültür Merkezi’nde çiftçilerimizin ve ilgi duyan herkesin katıldığı seminerlerimizde dinlemekteyiz.

“Dost dost diye nicesine sarıldım, benim sadık yârim kara topraktır.

Her kim olursa bu sırra mazhar, dünyaya bırakır ölmez bir eser.

Gün gelir Veysel’i bağrına basar, benim sadık yârim kara topraktır.”

***

Üstat; ruhun şad olsun.

Sadece dostlar değil, dünya hatırlayacak seni yaşayan tüm eserlerinle!

Tıpkı Mustafa Kemal ve ölümsüz eseri Türkiye Cumhuriyeti gibi!