Kamu çalışanı memurlar için toplu sözleşme süreci  başlıyor. Toplu sözleşmeden çıkan sonucun kamu çalışanlarının yüzünü güldürmesi,çalışma ve ülke barışına katkıda bulunması en büyük dileğimiz.Bugüne kadar yapılan toplu görüşme sürecinden,toplu sözleşmeye geçiş  verilmiş büyük emeklerin sonucudur.Yapılan ilk toplu sözleşme görüşmelerinin kamu çalışanları için istenilen sonucu vermemesinde yerleşik ekonomik düzen anlayışının paydaşlığa ve tenkite açık olmayışı ve  anlayışın oluşturduğu bürokrasisinin konumunu koruma refleksi ile başlattığı direniş etkili olmuştu.Hiç şüphesiz bu anlayışa prim veren tutumu ile hükümette sürecin olumsuz neticelenmesinde en büyük payın sahibidir.

Oysa pek çok alanda dün hayal bile edilmeyecek  iyileştirme ve demokratikleşme adımları atan hükümet,üreten ve emeği ile geçinenleri gözeten bir ekonomi yönetiminin atılan demokratikleşme adımlarını taçlandıracağını unutmamalıdır.

Memur Sen bu toplu sözleşme sürecinde 11 iş kolunun 10’unda  707.652 üye ile yetkili olarak 2 milyon 600 bin kamu görevlisinin ve 1 milyon 880 bin memur emeklisinin mali,özlük ve sosyal haklarının artırılması için mücadele verecek. 11 iş kolunun hiç birinde yetkili olmayan Kamu Sen 444.935 üye,KESK ise 237.180 üye sayısı ile toplu sözleşme masasında yer alacak.Ortaya çıkan bu rakamlar kurulacak toplu sözleşme masasının fotoğrafını net bir şekilde ortaya koymaktadır.Bu fotoğraf toplu sözleşme masasında yer alan Memur- Sen dışındaki konfederasyonların konumunun sembolik  olduğunu  gözler önüne sermektedir.

Memur Sen genel başkanı yapılacak toplu sözleşme görüşmelerinde ortaya koyacakları talepleri  “memurun hakkını faiz çetesine yedirmeyiz” sloganı altında açıkladı. Bu slogan bizzat başbakan tarafından gezi olaylarının arka planını açıklamak için kullanılmıştı.Başbakana göre ülkenin kaynaklarını sömüren lobiler bu kargaşayı çıkartarak sömürü çarkını durdurmaya başlayan ekonomik anlayışı yok etmek,başlayan toplumsal barış sürecini akamete uğratmak istiyor.Şahsen bende bu tespitlere katılıyorum.Yaşatılmak istenenin sosyal ve dijital kaos yardımı ile bir sivil darbe olduğunu görüyorum

Ancak faiz lobisinin yönetim iradesine kast ettiğini görüp,ülkeyi yönetirken kullanılan kamu görevlisinin hak  ve hukukun gasp edilmesini sağlamak için ortaya koyduklarının görmezden gelinmesi hakkaniyetle bağdaşmaz.Bahsedilen faizden beslenen  rantiyeci sınıf her zaman için dar gelirli,emekçi kesimin hak ve hukukunun artırılmasına engel olmuş,elinde tuttuğu güçleri devreye sokarak hükümetleri kendi görüşleri istikametinde etkilemiştir.Bu faizci rantiye sınıfının geriletilmesi için verilecek mücadelede güçlü bir kamuoyu desteği gerektiği muhakkaktır. Kamu görevlisine hakkını teslim etmek bu yolda atılacak en büyük adımdır.

Memur Sen  kamu görevlisine emeklileri de kapsayacak şekilde taban aylığa 100 lira zammın yanı sıra 2014 yılı için %6+6 ve 2015 yılı için %6+6 zam  olmak üzere %12’şer zam talep etmektedir.Bu oranın yanında bu toplu sözleşme sürecinde maaşların tamamının emekliliğe yansıtılmasını,özel hizmet  tazminatı yolu ile eğitim çalışanlarının uğradığı 666 KHK mağduriyetinin giderilmesini,4/C’lilerin kadroya alınmasını,ek göstergenin 3600’e çıkartılması gibi belli başlı taleplerle masaya oturmaktadır.Ayrıntılı bilgi edinmek isteyenler www.memursen.org.tr adresini ziyaret ederek bu konuda daha fazla bilgi edinebilir.