Eskişehir’de sporun gerileyişi ve çözüm yolları
Belediyelerin spor işleri müdürlükleri, şehirlerde sporun gelişmesi adına son derece önemli bir misyona sahiptir. Bu müdürlükler sadece tesislerin bakım ve organizasyonundan sorumlu değil; aynı zamanda sporun tabana yayılması, çocukların ve gençlerin spora yönlendirilmesi, amatör kulüplere destek verilmesi ve çeşitli branşlarda etkinlikler düzenlenmesi gibi görevleri de üstlenir.
Ancak ne yazık ki Eskişehir’de bu görevlerin büyük bir bölümü kağıt üzerinde kalıyor. Şehrimizde spor, her geçen yıl daha da geriye gidiyor. Önceki yıllarda Türkiye çapında başarılar elde eden Eskişehirli sporcularımız olurdu. Futbolda da yetenekler keşfedilir, profesyonel kulüplere kazandırılırdı. Bugün geldiğimiz noktada ise birçok branşta bırakın başarıyı, faaliyet dahi yapılmıyor.
Gençlik ve Spor İl Müdürü tarafında yaşanan yetersizlikler, kamuoyunun tepkisi sonrası yapılan atamayla bir nebze aşılmaya çalışılıyor. Hasan Kalın’ın göreve gelmesiyle birlikte çaba var, niyet var. Ama gerçekçi olmak gerekirse sonuç almak zaman alacak. Çünkü sorunlar yılların birikimi. Eskişehir, spor tesisleri açısından o kadar geri kaldı ki artık Türkiye Şampiyonaları bile kentimize verilmiyor.
Ancak bu noktada tek sorumlu Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü değil. Belediyeler de bu süreçte yetersiz kaldı. İlçelerde tesisi olan ama spor faaliyeti olmayan belediyeler var. Bu durum kabul edilemez.
Odunpazarı Belediyesi’ne yeni atanan spor müdürünün spor geçmişi olmayan, astsubay bir isim olması da ayrıca dikkat çekici. Odunpazarı Belediyesi’nin yeni müdürü hakkında gelen şikayetler, iletişim problemleri ve alınan keyfi kararlar, spora katkı değil köstek oluyor.
Tepebaşı Belediyesi’nde spor müdürünün kim olduğunu dahi bir gazeteci olarak bilmemem, sporun ne kadar geri planda tutulduğunu açıkça gösteriyor. Büyükşehir Belediyesi’nde ise değişim yeni oldu, ancak henüz bir etki görebilmiş değiliz.
Spor sadece “tesis yapmak” değildir. Spor bir kültürdür, süreklilik ister. Çocuklara yaz boyunca futbol turnuvaları, basketbol ve voleybol şenlikleri, atletizm yarışmaları düzenlenmeden bu iş olmaz. Yeni tesislerin yapılması elzemdir; mevcut sahaların ise birçoğu yıpranmış ve kullanılmaz halde.
Eskiden onlarca milli sporcumuz olurdu. Bugün ise kulüplerin emekleri karşılık bulamıyor. Bu noktada EASKF ve TÜFAD yöneticileri, kulüp başkanları ve antrenörler de kendilerine ayna tutmalı. Çünkü bu çöküşte onların da payı var.
Belediyelerin spor işleri müdürlükleri, bu yazı bir fırsata çevirebilir. Özellikle futbolda çocuklara yönelik semt turnuvaları, yaz spor okulları, branş tanıtım günleri ve ücretsiz antrenman programları hayata geçirilebilir. Şehirde yeniden spor heyecanı yaratmak, yeni yeteneklerin keşfi için en doğal adım budur.
Sporun ilerlemesi için artık laf değil, icraat zamanı. Sporu seven insanlar görevde yer almalı, masa başı değil saha pratiği olan isimlerle yola devam edilmeli. Yoksa Eskişehir daha çok turnuva kaçırır, daha çok yetenek kaybeder.
Spor daire işleri önce kulüp yöneticileri ile fikir alış verişinde bulunmak için toplantılar düzenleyerek işe başlamalı.