Eskişehir, Anadolu’da önemli uygarlık kurmuş, dokumacılıktan taş yontma sanatına, bugün hala kullanılan müzik müzik makamlarından Ezop Masallarına kadar bir çok eser bırakmış, yaratıcı Friglerin yaşadığı yerdir. Eskişehir’de bir çok alanda ilklerinin yaşandığı, yaratıcılığının yüksek olduğu yer olmasını, Friglerin mayaladığı yer olarak yorumlanır.
Friglerin kralı da; “her tuttuğu altın olmuş”, “Büyük İskender’in düğümünü çözmüş” gibi pek çok efsanesiyle anlatılan, adına romanlar, oyunlar yazılan, filmler yapılan Kral Midas’dır. Eskişehir Sanat Derneği önce logosunda Frig eseri, o devasa Kral Midas’ın anıtını kullanmıştır. Şimdi de Çanakkale’de Trova, Çorum’daki Hitit şehri Hattuşa, Bergama’da Homeros için kültür ve sanatsal etkinliklerin yapıldığı gibi Eskişehir’de Yunus Emre’ye Şiir Buluşması yaptığı gibi Kral Midas’a da Öykü Günleri etkinliklerini yapıyor. Ve bu yıl da 5.sini gerçekleştirdi.
Anadolu topraklarında bizden önce binlerce yıldır insanlar yaşadı, uygarlıklar kuruldu. Uygarlıklar gelip geçti. Bilim insanları Anadolu’da 280 uygarlığın gelip geçtiğini söylüyorlar. Sabahattin Eyuboğlu’nun “Dörtyüz atlıyla Orta Asya’dan gelip fet eden de biziz, fethedilen de. Yerli nüfusu eriten de, eriyen de biziz” dediği gibi Bu kültürlerin, birbirine karışarak Anadolu kültürü oluşmuştur. Bu uygarlıklar, kültürler bizi mayaladı. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Halkımızın tarihi, Anadolu’nun tarihidir. Biz 10 bin yıldır bu topraklardayız. Bu topraklarda yaşamış olan bütün uygarlıklar bizim uygarlığımızdır.” dediği gibi bizler bu uygarlıkların mirascısıyız. Selçuklu’nun da, Osmanlı’nın da mirascısı olduğumuz kadar Friglerin de mirascısıyız. Frig Kralı Midas, Yunus Emre’miz, Nasreddin Hoca’mız kadar bizimdir. Yunus Emre’mize, Nasreddin Hocamıze sanat etkinlikleri yaparak tanıttığımız gibi Kral Midas’a da sanat etkinlikleri yapmamız gerekiyor.
Frigler, Eskişehir ve çevresindeki Afyonkarahisar, Kütahya ve Ankara il sınırları içersindeki topraklarda yaşamışlar. Burada yapılan arkeolojik kazılarda çıkarılan kalıntıları, eser Ankara, İstanbul ve Gordion müzelerinde sergileniyor. Taşınmaz eserler de Eskişehir’de Seyitgazi Yazılıkaya, Pessinus, Afyonkarahisar’da Ayazini, Kütahya’da Sabuncupınar, Ovacık, Ankara’da Gordion gibi ören yerlerindedir.
Dünya bu tür kendilerinden önce yaşamış uygarlıkların tanıtımını yaparak tarih, kültür turizm yaratıyorlar. Bizler daha Yunus Emre’mizi, Nasreddin Hocamızı bile doğru dürüst tanıtmayı bırakın daha tanımıyoruz. Çağdaş, günümüz insanımıza ve dünyaya hitap eder şekilde tanıyıp tanıtamıyoruz. Şairlerimiz konuk şairlerle geceden sabahı bekleyip Bozcaada’da antik çağın büyük ozanı Homeros’un “Odysseia” eserini okuma etkinliği için buluşuyorlar. Dünyaya adını duyuran şiir etkinliği yapıyorlar. Eskişehir’de elli kişiyi bir araya getirip Yunus Emre için doğru dürüst bir şey yapamıyoruz. Eskişehir Sanat Derneği değerlerimizin değerini biliyor. Onun için çağdaş anlayışla, başkaları ne yapıyoru da takip edererek bir şeyler yapmaya çırpınıyor.