İnsanlar travma yaşadıktan sonra hayatlarına asla eskisi gibi devam etmezler. Örneğin işsizlikten dolayı travma yaşayan bir insan ancak iş sahibi olunca travmadan çıkar ama bir daha işsiz kalma korkusunu hep yaşayacaktır. Bu onu daha çok işine bağlıyacağı gibi çevresel faktörlerle ilgili davranışları da iş odaklı olacak, yaşamının ilk önceliği işi olacaktır. "sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer" denildiği gibi
Toplumlarda böyledir. Bir işgal durumunda kalan toplumlar bir daha eskisi gibi yönetilmek istemezler. Dünya savaşlarından yenik çıkan devletlerin tümünde rejim değişikliği yaşanmıştır. Tarihte Moğol işgaline uğrayan tüm ülkelerde işgalden sonra rejim değişmiştir.
Bazen devletleri yönetenler de halkı ikna etmek için topluma önce travma yaşatır ve sonra halkın onayıyla rejimi değiştirir
İnsanlar ağır bir hastalıktan çıktıktan sonra da sağlıklarını daha çok önemsemeye başlar. Yaşama daha çok bağlanır ve çevresel faktörleri sağlığı lehine değerlendirir artık sağlığı birinci önceliklidir
Antik çağlardan beri insanlar birçok salgın hastalıkla karşı karşıya kalmış, çok defa çaresi bulunamayan bu hastalıklar nedeniyle milyonlarca insan yaşamını kaybetmiştir. Toplumsal travmaya neden olan bu salgın hastalıklar sonucunda ise toplumsal yaşamlar şöyle etkilenmiştir; İnsanlar daha konforlu evlerde yaşamaya başlamış, evlerine kiler banyo ve tuvalet yapmış, temizliği önemsemeye başlamış, bilim insanlarına güvenirken, din adamlarına güvenini kaybetmiş ve günü yaşa anlayışları yaygınlaşmıştır
Korona salgınının daha fazla devam etmesi halinde bir daha eskisi gibi olmayacağı söyleniyor ama nasıl olabileceği konusunda henüz teorilere rastlayamıyoruz. benim naçizane öngörüm şöyle; insanlar minimal yaşamaya başlayacak yani daha küçük evlerde kalabalıklardan mümkün mertebe uzak yaşam koşulları benimsenecek, aile bağları güçlenecektir. ulaşımda toplu taşımacılık değil özel araçlar bisikletler tercih edilecek, insanlar kalabalık yerlerden değil dükkanlardan alışveriş yapacak, evlerde kiler bulundurulması yeniden önemsenecektir: İnsanlar arasında yardımlaşma artacak. Bilimsel faaliyetler daha çok önemsenecek, bilim daha fazla ilerlemeye başlayacak, sağlık ve çevrecilik alanlarında çok hızlı gelişmeler olacaktır. Yönetenler ve din adamları itibar kaybedecek, baskıcı ve totaliter rejimlere tepki artacak ve insani değerler öne çıkacak diye düşünüyorum
Sağlıklı günler dileğiyle
Ergün Çetin