Gazeteciler kalemini rafa kaldırdıkları gün hayata veda ederler.

Gazeteciler kalemini rafa kaldırdıkları gün hayata veda ederler. Ya da tersinden tarif edelim, “gazeteciler öldükleri gün kalemleri rafa kalkar!” Hayat devam ettikçe, söyleyecek bir sözünüz olduğu sürece size açılan sütunlar bir fırsattır. İşte o sebeple sevgili Mustafa Yıldırım kardeşimin köşe yazma teklifini değerlendirilmesi gereken önemli bir fırsat olarak görerek yazımın başlığını, “Tak… tak… tak ben geldim!” diye attım…

Es Gazete’nin kurucusu sevgili Mustafa Yıldırım şahsıma çok uzak birisi değil. Mesleğe ilk adımı attığı yıllarda beraber yol yürümüşlüğümüz var. O sebeple ben kendimi zaten hiç ES Gazete’ye uzak kabul etmedim. Bugün şahsıma, mesleki birikime duyulan güven sebebiyle açılan kapıları değerlendirmek gerektiğini düşünerek “hoş bulduk” diyorum…

+++

Sabah karanlık, akşam karanlık…

Aradan 5 yıl geçmiş…Bundan 5 yıl önce büyüklerimiz ileri yaz saati uygulamasından vazgeçmişler.. 5 yılda da kimi rivayetlere göre 5, kimi rivayetlere göre 6 milyar liralık tasarruf(!) sağlamışız… Nasıl mı? Sabah ezanı okunurken sokak lambaları aydınlığında çocuklarımızı okula, insanlarımızı işlerine uğurlarken tasarruf (!) etmişiz… Hele hele akşam gün batımından sonra eve dönüş yolundaki tasarrufu da eklersek(!) tadından yenmeyecek verilere ulaşmışız(!)

Yapmayın, etmeyin Allah aşkına… Bir kere de yanlışa yanlış deyin… Bu meselenin siyasi bir yanı yok. Bunun üzerinden siyasi rantta çıkmaz… Ama karanlıkta çocukların, kadınların hatta yetişkin insanların önüne sokak hayvanları, art niyetli metro sapkınları çıkabilir… Emin olun bu uygulamadan kimse memnun değil, sadece insanların öncelikleri farklı olduğu için bu konun üzerine pek gitmiyorlar… Eğer bu durumdan emin değilseniz hiç olmazsa muhatabı anneler olan birkaç anket yaptırın sonucu zaten göreceksiniz.

+++

Fuar ve Kongre Merkezi…

ETO’nun “Fuar ve Kongre Merkezi” adımı attığı günlerde ETO yönetimine yöneltilen eleştirileri hatırlayan var mı? “Fuarcılık bitti, bu zamanda yeni iletişim kanalları devrede, dijital dünya, sosyal medya, küreselleşen dünya” yorumları yapılıyordu…

Sonrasında yatırım tamamlandı. Fuar Merkezi ilk olarak “Kitap Fuarı” ile kapılarını açtı. Sonrasında çok sayıda etkinlik düzenlendi. İş ve ticaret dünyasını buluşturan bu etkinliklerin Eskişehir ekonomisine şu sıkıntılı günlerde az da olsa bir soluk kattığı gerçeğini de kabul etmek gerekir. Belki de pandemi sürecinin devam ediyor olması, ortaya çıkan ekonomik sıkıntılar ve devamında yaşanan olumsuzluklar sebebiyle çok büyük sükse yapamamış olmasına rağmen bugüne kadar Eskişehir Sanayisi ve Ticareti için katkı yaptığı gerçeğini herkes kabul ediyor… Umut edelim ki ilerleyen zamanda Kongre Merkezi’de işlevine kavuştuğunda bu katkılar artarak devam etsin… “Büyük başarılar küçük hayaller ile başlar!” Bir şeyi hayal etmezseniz başaramazsınız… Hayale katkısı olan herkese teşekkürler..