Eskişehir’de konuşan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye’nin ekonomi, adalet, eğitim ve yerel yönetimler alanında derin bir kriz içinde olduğunu vurgulayarak erken seçim çağrısını yineledi. Ali Babacan'a Eskişehir il başkanı Resul Ertürk ve ekibi ev sahipliği yaptı.
"Türkiye büyük bir ülke ama potansiyelini kullanamıyor"
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Eskişehir’de partisinin il teşkilatıyla bir araya geldi. Gün boyu süren yoğun programın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Babacan, hem ulusal hem de yerel konulara değindi.
Türkiye’nin büyük bir ülke olduğunu ancak mevcut iktidarın bu potansiyeli değerlendiremediğini belirten Babacan, “Hukukun üstünlüğü sağlanmadıkça, şeffaflık ve adalet tesis edilmedikçe ekonominin düzelmesi mümkün değil,” dedi. Enflasyonun kontrol altına alınamadığını, geniş halk kesimlerinin her geçen gün yoksullaştığını söyleyen Babacan, “Bu hükümetle işler daha da kötüye gider,” ifadelerini kullandı.
Eskişehir için 5 başlık: Ulaşım, imar, barınma, çevre, Eskişehirspor
Babacan, Eskişehir’in sorunlarına özel başlıklar da ayırdı:
-
Ulaşım ve altyapı: Çevre yolu ve Afyon bağlantısının eksikliği nedeniyle şehir içi ve şehirlerarası ulaşımın zorluk yaşattığını belirtti.
-
Depreme hazırlık: “Zemin riskli, imar sorunlu. Yerinde dönüşüm projeleriyle kentsel dönüşüm hızla başlamalı,” dedi.
-
Barınma krizi: Öğrencilerin kira ve yaşam masraflarını karşılayamadığını, burs ve kredilerin günde bir bardak çaya denk geldiğini söyledi.
-
Çevre sorunları: Porsuk Çayı’nın kirliliğine dikkat çeken Babacan, çevre ve su yönetimi için ayrı bir bakanlık kurulması gerektiğini savundu.
-
Eskişehirspor: Takımı tebrik eden Babacan, “Eskişehirspor süper lig hedefini yeniden koymalı. Bu şehir bunu hak ediyor,” dedi.
"Yerel yönetimlerin önü açılmalı, kayyum sistemine son verilmeli"
Yerel yönetimlerle ilgili sorular üzerine Babacan, merkezi yönetimin belediyeler üzerindeki baskısını eleştirdi. “Muhalefet belediyelerine yönelik engelleme, halkın hizmet alma hakkına müdahaledir. Kayyum uygulaması demokrasiye aykırıdır,” diyerek seçilmişlerin yerine atama yapılmasına karşı çıktı.
Belediyelerin finansmana erişiminin güçleştirilmesinin hizmetleri aksattığını belirten Babacan, DEVA Partisi'nin hazırladığı yerel yönetim reformlarını anlattı. “Avrupa’daki kamu ihale standartlarını aynen uygulayacağız. Ayrımcılığa, israfa, kayırmacılığa son vereceğiz,” dedi.
“Ekonomide şeffaflık yok, vatandaş borç yükü altında eziliyor”
Babacan, Merkez Bankası’nın döviz işlemlerinin şeffaf yürütülmediğini ve TÜİK’in güvenilirliğinin sarsıldığını belirtti. “Bugün TÜİK’in açıkladığı enflasyona kimse inanmıyor. Kök maaş gibi aldatıcı kavramlarla emeklinin, çalışanın hakkı gasp ediliyor,” dedi.
Yüksek faizin sadece varlıklı kesimleri zenginleştirdiğini, borçlu vatandaşları ve esnafı daha da yoksullaştırdığını vurgulayan Babacan, “Faize verdiğiniz parayı çiftçiye verin, gıda fiyatları düşer, enflasyon düşer. Ama bu hükümet anlamıyor,” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
“Tarımda üretim yerine ithalat destekleniyor”
Tarım ve hayvancılıktaki sorunlara da değinen Babacan, Türkiye’nin ithalata bağımlı hale geldiğini belirtti. “Bir milyon ton mısır ithalatı kararı, Türkiye’nin tarım politikası olmadığını gösteriyor. Çiftçiyi değil, ithalat lobilerini dinliyorlar,” dedi.
"Yeni bir yol mümkün"
Toplantının sonunda seçim stratejisine de değinen Babacan, “Altılı masadan sonra yeni bir yol çiziyoruz. Türkiye iki kutba mahkûm değil. Biz üçüncü bir yol sunuyoruz. Vatandaşa seçenek sunacağız,” diyerek DEVA Partisi'nin kendi kimliğiyle seçimlere hazırlanacağını ifade etti.