Ak Partili Bir Isim Eskisehir Icin Onemli Bir Projeyi Engellemeye Mi Calisiyor

Eskişehir’de yıllardır konuşulan ama bir türlü hayata geçirilemeyen konulardan biri termal turizm. Kızılinler Termal Turizm Bölgesi, neredeyse yirmi yıldır gündemde ama ortada bir çivi çakılmadı. Vali Kadir Çalışıcı’nın özel idarenin imkanları ile suyu gün yüzüne çıkardığı günleri bilirim.

Tam bu noktada ERİAD devreye girdi, sözünü tuttu ve harekete geçti. Jeotermal kaynakların önemini her platformda dile getirdi, yatırımlar için ciddi adımlar attı, siyasi partilerden ve halktan destek aldı. Nihayetinde de “29 Ekim 2025’te temel atıyoruz” diyebilecek noktaya geldi.

Peki sonra ne oldu?

ENGELLERİN GÖLGESİ

Şehrine değer katmak isteyen bir sivil toplum kuruluşu, maddi çıkar gözetmeden projeler üretmiş. Havacılık kampüsü fikriyle Türkiye’de bir ilki gündeme taşımış. Termal turizm projesinde ise tüm yasal yükümlülükleri yerine getirmiş, tahsis bedelini ödemiş. Eskişehir’de de ilk defa böyle bir oluşum taşın altına elini koymuş. Yani görevini yapmış. Ancak iş dönüp dolaşıp “engellemeler” meselesine geliyor.

ERİAD’ın aktardığına göre, şehrin güçlü iş insanlarından birisi, duysanız ağzınız açık kalır (ismi bende saklı. Gerektiği zaman açıklayacağız) bu projelerin yer değişikliğini şart koşuyor. Üstelik bunu açıkça dile getiriyor. Yani sorun teknik değil, hukuki değil, tamamen güç dengeleriyle ilgili bir meseleye dönüşmüş durumda.

KİMİN ŞEHRİ?

Burada sormamız gereken basit bir soru var: Bu şehirde projelere kim karar veriyor? Şehir için çabalayan bir STK mı, yoksa “ben istemezsem olmaz” diyen birkaç güçlü isim mi?

Eğer yıllardır beklenen projeler kişisel hesaplara takılıyorsa, Eskişehir’in geleceği için kaygılanmak kaçınılmazdır. Çünkü mesele yalnızca bir termal tesis ya da hava kampüsü değildir. Mesele, şehrin önüne konulan engellerin kimin çıkarına, kimin aleyhine olduğudur.

HALKIN VİCDANI

ERİAD, açıklamasında çok net bir tutum ortaya koyuyor: “Yargı yoluna gitmeyeceğiz, kararı hemşerilerimizin takdirine bırakıyoruz.” Bu aslında çok önemli bir tavır. Çünkü meseleyi kişisel kavgaların ötesine taşıyor ve “halkın vicdanına” bırakıyor.

Eskişehir’in geleceği, kişisel hesapların değil, ortak aklın ürünü olmalıdır. Termal kaynaklarımızı kullanmak da, havacılık kentine dönüşmek de bu şehrin hakkıdır.

Şimdi sıra Eskişehir kamuoyunda. Şehir, bu engellemeleri kabullenip sessiz mi kalacak, yoksa kendi geleceğine sahip mi çıkacak?