Şehir merkezindeki betonlaşma çocukları dört duvara hapsederken, yeşil alanlar her geçen gün azalıyor. Çözüm mümkün: yeter ki önceliğimiz çocuklar olsun.
Eskişehir bir öğrenci şehri olarak anılsa da, çocuklar için nasıl bir şehir olduğu ne yazık ki pek konuşulmuyor. Özellikle şehir merkezinde çocuklar adeta apartmanlara hapsolmuş durumda. Sokaklar araçlarla dolu, parklar ya yetersiz ya da erişilemez hâlde. Boş alan neredeyse hiç yok. Olan parklar ise ya küçücük ya da standart birkaç oyun aletiyle sınırlı.
Yeşil alanlar çocukların hakkıdır
Kent merkezindeki boşaltılan kamu binaları değerlendirilebilir. Artık hizmet vermeyen yapılar, yıkılıp yeşil alanlara dönüştürülebilir. Altıda otopark yapılarak trafik sorununa da neşter vurulmuş olur. Yeni bir AVM’ye, otoparka ya da başka bir beton yapıya değil; çocukların koşup oynayabileceği, özgürce nefes alabileceği alanlara ihtiyacımız var.
Bu sadece bir çevre meselesi değil; aynı zamanda bir çocuk hakkı meselesi.
Halı saha projesi örnek olabilir
Odunpazarı Belediyesi’nin her mahalleye yaptığı halı saha projesi bu anlamda dikkat çekici. Çocukların buluştuğu, birlikte oyun oynadığı, spor yaptığı bu alanlar, sosyalleşmenin ve fiziksel gelişimin önünü açıyor. Bu proje yalnızca devam ettirilmemeli, aynı zamanda geliştirilerek diğer ilçelere de örnek olmalı.
Parklar yeniden düşünülmeli
Mevcut park alanları ise yalnızca birer oturak ve salıncak yığını olmamalı. Ağaçlar, gölgelikler, oyun alanları kadar; geniş ve boş doğal zeminler de bırakılmalı. Çocuklar sadece kaydıraktan kaymak ya da salıncağa binmek değil, top oynamak, koşmak, yere uzanmak, yuvarlanmak da ister. Doğal alanlar olmadan, çocukluğun ruhu eksik kalır.
Yüksek katlardan uzak, nefes alan şehirler
Eskişehir’in merkezi artık nefes alamıyor. Her sokakta bir apartman yükseliyor. Oysa çocuklar için şehir, gökyüzünü görebildikleri, toprağa basabildikleri, güvenli bir alanda oynayabildikleri yer olmalı. Bunun için de şehir planlamasında öncelik rant değil, yaşam olmalı. Özellikle çocukların yaşamı.
Son söz:
Eğer çocuklar sokakta oynayamıyorsa, o şehirde bir sorun vardır. Oyun, sadece bir eğlence değil; bir haktır. Eskişehir’i çocuklar için oyunla, doğayla, yaşamla dolu bir şehir yapmak elimizde. Yeter ki isteyelim.
