Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Böylece yeni yasa ile önceki mevzuat bulunan ayıplı mal için 30 günde bildirimde bulunma yükümlülüğü kalkmıştır.
Ayıplı bir mal hakkında kanunda: “Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.”
“Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir.”
Şeklinde açıklamalar yapılmış.
Tüketicinin ayıplı mal için kanundan doğan seçimlik hakları var. Bunlar satılanı geri verip sözleşmeden dönme, ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, ücretsiz onarım ya da malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme olarak sıralanabilir.
Satış sonrası hizmetler yönetmeliği isimli bir yönetmeliğimiz var. Burada mesela arızalanan ürünümüzü kaç gün içinde tamir etmeleri gerektiği belirtiliyor. Örneğin arızalanan cep telefonumuzun 20 iş günü içerisinde tamir edilmesi gerekiyor.
13 Haziran 2014’de de Garanti Belgesi Yönetmeliği yürürlüğe girdi. Bu yönetmelikte garanti süresinde iki kez arızalanan malın değiştirilmesi gerektiğinin altı çizilmiş.
Kanunun bize tanıdığı haklar çok çeşitli ve tüketiciyi gereği gibi korur şekilde. Fakat bu hakları kullanabilmemiz için öncelikle aldığımız malın fişini ya da faturasını bulmamız gerekiyor.
Bir şekilde haklarımızı sonradan da öğrenir, araştırır bir bilene sorarız. Fakat malın fişi ya da faturası elimizde değilse bu haklarımızı kullanmamız çok güçleşir Faturayı tekrar çıkarttırmak zannettiğimizden zahmetli olabilir. Karşı tarafın iyi niyetine kalabilir.
Özellikle ciddi bedeller ödeyerek aldığımız eşyalarımız için önce fatura bilgilerini kontrol edelim. Sonrasında faturayı saklamalıyız.
Servis formları için de bu geçerli. Servise ürün teslim ettiğimizde teslim tarihini ve şikayetimizi belirten bir makbuz almalıyız. Sonrasında bize ürünün ne kadar sürede hangi sebeple onarım gördüğünü belirten bir form daha verilmeli.
Haklarımız çok fazla. Kolayca aklımızda tutamayacağımız kadar… Çeşit çeşit… Türlü türlü… Fakat onarım mı istesem? Bedelini mi indirtsem diye düşünmeden önce kendimize soralım “fişi var mı fişi?”
Av. Pınar TURHANOĞLU GÜCÜYENER